14 Temmuz 2012 Cumartesi

Bir O Kadar Bilimsel Tamamen Subjektif: Notungalamak I

NOTUNGA senin desteğinle NOTUNGALAYABİLİYOR. Nice güzel senelere ve onun devirlerine.


Nedir notunga
Sesinizi duyar gibiyim. Uzunca bir süredir karalamalarım aşikar. Anlatabildiğim kadarıyla bir şeyler idrak ettiniz. Bebek kocaman oldu. Artık kendi başına çişini bile yapabiliyor. Bu kadar büyüdü de, ben size hala onun isminin hikayesini anlatmadım.


Bir zamanlar
Eskiden gazetelerin beğendiğim köşe yazarlarını ve önemsediğim haber başlıklarını keser biriktirirdim. Araştırma aşkı böyle başladı. Tartışma programlarının müdavimi oldum. Uzunca bir süre boyunca elimde kağıt kalem, güncele dair notlar tutmaya ve bunları elimdeki gazete küpürleriyle birleştirip sentez yapmaya başladım.


Ülkem insanı
Bu dönemler sancılı geçiş sürecinin başlangıcına tekabül ediyordu. Tabi ben bunun henüz farkında değildim. Kendi ideallerimi belirlemiş o yol üzerinde ilerliyor ve bir anda amansız bir eleştirmen haline bürünüyordum. Dünyam küçüktü.


Sarıkız derdi
Etraf bu konularla gayrı alakalı ya da alakaları sadece bir spor takımının taraftarı gibi alaylıydı, fanatikti. Halk şizofren krizleri yaşarken en sağlıklı olduklarını iddia edenler öküzün altında buzağı arıyorlardı. Ben o dönemler sarıkız derdindeydim.


Merak ettim
Onca seneler birikimlerim ilk defa meyvelerini vermeye başlamıştı. Anlamlı hale gelmeleri aslında bir sözcüğü fark etmemle başladı: 'merak'. On altı Nar'ın hikayesi de zaten Dan Brown'dan beri söz konusuydu.


Basit düşün
Bildiğim her felsefeyi, bilimsel kuralı, ideallerimi hayatla bütünleştirmeye başladım. Bir yerlere karaladığım yazıları farklı insanlarla paylaşmakla bir adım daha attım. Uyguladıkça mantıksız ve gereksiz gördüğüm ayrıntıları içlerinden attım. 'Basit düşün' kuralı buradan çıktı.


Küçük bir işbirliği
Isırılan bir elmanın herhangi bir renkte olmasından öte arka tarafındaki bilimselliğinin önemli olduğunu gördüm. Rengin bir manası yoktu. 'Bırakılmalı ve yapılmalıydı.' Eğitimde önemli olanın 'amansız rakipler gibi yarıştırılmaktan çok' paylaşımda ve işbirliğinde olduğunu düşünmeye başladım. İnsanlara şekil vermekten çok şekillerine göre kalıplar yapılması gerektiğini hissettim. Tabi kalıplar gerekirse kırılabilmeliydi.


Amerikayı yeniden keşfetmek
Eskiden beri tarihe meraklıydım. Herşey gibi bu merak da tersten başladı. Kişisel ilgim devrim tarihine ve Kurtuluş Savaşımıza'ydı. Zamanla Balkan Harbi'ne indi elimdeki kazma. Genç Türkler'in şiirlerini mırıldanırken kendimi bir anda Abdülhamit'in hatıratını okurken buldum. Tarihimizle ilgili bir çok yabancı yazarın yazıları gözüme çarpıyordu. Derken yine sorguladım. 'Neden Amerikan tarihini anlatan yazarlarımız yoktu?' Aslında yok değildi ama çok da değildi. Küçük bir katkıda bulunmak istedim.


Objektif olmaya çalışan subjektif insan
İnsandım adı üzerinde. Nesnel olamazdım ama en azından bağnaz da olmamalıydım. Farkında olmayıp, her gün yanımızda duran canlılardan farkındalık çıkaranlara özendim. Özümde aradım; bulamadım. Üzüldüm. Göz kopyaları çektim, izlemeniz için.


Bilimle alay ettim
Bilirsiniz ki bilim de görecelidir. Bilimsellik de deneyin yorumlanması. Denendikçe farz edilenin daha farklı olduğu görülüyordu. Sabit değildi. Sigarayı öven diş hekimlerini anlattım. Ticarete döküp sigarayı ilaçmış gibi gösteren reklamları paylaştım.


Kahvaltı yaptık
Tuttum en sevdiğimin elinden Van'a gittim. Yörenin en lezzetli üç kardeşini sizlerle paylaştım. Ellerinde sadece bisikletleri olan iki maceraperesti izlettirdim. Bir deri bir kemik iki kıta dolaşan insanlardı. Önemlilerdi. Bağımsızlık için pedal çeviriyorlardı. Çektiği fotoğraflara bakmak bile heyecan vericiydi. Belki de sizin için bizimle bir dilim pastasını paylaşan Marie Antoinette'nin talihsiz hayatı daha heyecan vericiydi. Bilemiyorum. Sadece bir pasta yazısıydı o kadar.


Unuttum
Burada size bahsetmeyi unuttuğum bir çok şey gibi o zaman da unuttum. Serkan ağabeyi de unutmuştum. Buldum, paylaştım. Unutulanları bir kere daha hatırlattım. İçim rahatladı. Küsüratları bireyselleştirmeye çalıştım.


Yazı bitti mi? Hayır tabi. Devamı gelecek mi?

Zannedersem evet.

Notunga mı? İster kısa notlar deyin, ister 'yiğitçe yazılmış notlar'. Belki de kaşıntıya karşıdır.

Belki de basittir anlamı; iki kelime:

Haşereye hayır.

Birinci senemiz için.

Yeterince notungalayamadıksa affola.

Sağlıcakla kalın.