Hollanda Batı Hindistan Şirketi tarafından görevlendirilen Henry Hudson, 1906’da, günümüzde New York kentinin bulunduğu bölge çevresinde ve kendi adının verildiği nehrin kıyılarında, olasılıkla New York’un Albany kentinin kuzeyinde bir noktaya kadar uzanan keşiflerde bulunur. Hollandalı'ların bölgeye bundan sonra yaptıkları seyahatler, gelecek yıllardaki hak iddialarına ve ilk yerleşimlere temel oluşturur.
kimdir bu Heny dedim? |
Kızılderililer ile yakın ilişkiler
Kuzeydeki Fransızlar gibi, Hollandalılar da başlangıçta kürk ticaretiyle ilgilenirler. Bu amaçla, kürk sağlanabilecek bölgeye erişimde anahtar rol oynayan Iroquois Kızılderililerinin Beş Ulusu ile yakın ilişkiler geliştirirler. Hollandalı yerleşimciler 1617’de, Hudson ve Mohawk nehirlerinin birleştiği noktada, şimdi Albany kentinin bulunduğu yerde bir kale kurarlar.
Kuzeydeki Fransızlar gibi, Hollandalılar da başlangıçta kürk ticaretiyle ilgilenirler. Bu amaçla, kürk sağlanabilecek bölgeye erişimde anahtar rol oynayan Iroquois Kızılderililerinin Beş Ulusu ile yakın ilişkiler geliştirirler. Hollandalı yerleşimciler 1617’de, Hudson ve Mohawk nehirlerinin birleştiği noktada, şimdi Albany kentinin bulunduğu yerde bir kale kurarlar.
Beş Kabile'nin başları |
Yirmi dört dolarlık ada: Manhattan
Manhattan adasında yerleşim 1620’lerin ilk yıllarında başlar. Rivayet edildiğine göre,ada 1624’te bölgedeki Kızılderililerden 24 dolar karşılığında satın alınır. Hemen ardından da adaya New Amsterdam adı verilir.
Manhattan adasında yerleşim 1620’lerin ilk yıllarında başlar. Rivayet edildiğine göre,
Kızılderili kabilelerin beyaz adamla anlaşmasını temsilen |
Efendi Sistemi
Hollandalılar, Hudson Nehri bölgesinde yerleşimleri çekici kılmak için, “patroon” (efendi) sistemi denilen bir tür feodal aristokrasi geliştirirler. Bu çok büyük malikanelerin ilki 1630’da Hudson Nehri kıyılarında kurulur. Patroon sistemi uyarınca, dört yıllık bir süre içinde malikanesine 50 yetişkin kişi getirebilen her hisse senedi sahibine ya da patroon’a, nehre 25 kilometrelik kıyısı olan bir arazi veriliyor, özel balık ve kara avı yapma ayrıcalığı sağlanıyor, arazisi üzerinde hukuki ve cezai yetki tanınıyordu. Buna karşılık olarak, malikane sahibi, hayvanları, aletleri ve binaları sağlıyordu. Yerleşim kuranlar da, patroon’a kira ödüyor ve üretim fazlası alımı için öncelik tanıyorlardı.
Hollandalılar, Hudson Nehri bölgesinde yerleşimleri çekici kılmak için, “patroon” (efendi) sistemi denilen bir tür feodal aristokrasi geliştirirler. Bu çok büyük malikanelerin ilki 1630’da Hudson Nehri kıyılarında kurulur. Patroon sistemi uyarınca, dört yıllık bir süre içinde malikanesine 50 yetişkin kişi getirebilen her hisse senedi sahibine ya da patroon’a, nehre 25 kilometrelik kıyısı olan bir arazi veriliyor, özel balık ve kara avı yapma ayrıcalığı sağlanıyor, arazisi üzerinde hukuki ve cezai yetki tanınıyordu. Buna karşılık olarak, malikane sahibi, hayvanları, aletleri ve binaları sağlıyordu. Yerleşim kuranlar da, patroon’a kira ödüyor ve üretim fazlası alımı için öncelik tanıyorlardı.
Gelevera deresi değil; Delaware deresi |
Delaware Nehri
Daha güneyde, Hollandalılarla bağlantısı olan bir İsveç ticaret şirketi, bundan üç yıl sonra, Delaware Nehri kıyısında ilk yerleşim bölgesini kurmayı dener. Konumunu pekiştirecek kaynakları bulunmayan New Sweden, giderek New Netherland ve daha sonra da Pennsylvania ve Delaware içinde erir.
Kırmızı noktaya dikkat |
Protestan olmayanlara da teşvik: St.Mary's
1632’de Calvert ailesi, Kral I. Charles’tan Potomac Nehri’nin kuzeyinde, sonraları Maryland diye bilinen arazide bir imtiyaz alır. İmtiyaz, Protestan olmayan kiliselerin kurulmasını açıkça engellemediği için, aile, Katolik olan dostlarını orada yerleşme konusunda cesaretlendirir. Maryland’daki ilk kent olan St.Mary’s, Potomac Nehri’nin Chesapeake Körfezine döküldüğü noktaya yakın bir yerde 1634’te kurulur.
Devamı gelecek.
Sağlıcakla kalın.
İlgili yazıları okumak için tıklayınız.
Kolonilerinin Oluşması: Amerika Kıtasına Büyük Göç
Balkabağı Ye Hayatta Kal
Gulf Stream
Kızıl Erik
Pueblo
Amerikan Büyükelçiliği'ne paylaşımlarından ötürü teşekkür ederiz.